Kariyer | Konular | Kitaplık | İletişim

İsraf

İsraf: İnsanlann yaptıkları şeyde haddi aşması-dır, (58) diye tarif edilir.

Haddin aşılması ve ölçüden taşılması daima zarar getirir. Hatta şifa ve deva için kullanılan şeyler; ilaçlar, yiyecekler bile ölçüsüz alınırsa, dengesiz kullanılırsa, zararlı hale gelebilir; deva yerine ezaya, derde dönüşebilir. Mesela bal şifadır, fakat aşın yiyeni zehirleyebilir.

İsraf, nimeti hafife almak, ihtiyaç olmadığı halde rasgele harcamak, manasız, faydasız ve lüzumsuz saçıp savurmaktır.
Bugünkü medeniyet anlayışı insanlığı, israfa, hırs ve tamaha, aşırı tüketime teşvik etmektedir. Üretmenin yerine tüketme, üretmeden tüketme, kazanmadan harcama, çağın en belirgin hastalığıdır. Oysa israf sefahatin, sefahat de sefaletin kapısını açar.
Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: "İsraf ile saçıp savurma. Çünkü saçıp savuranlar, şeytanlann kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür." (17/ İsra, 26-27)

Cenab-ı Hak, israfın kötü bir şey olduğuna, israf etme işini, şeytanın fiillerinden olmakla vas-federek dikkat çekmiştir.
Müslüman'ın en belirgin vasıflarından birisi, her türlü ifrat ve tefritten, aşırılıktan sakınması, orta yol olan "Sırat-ı Müstakim" çizgisinden ayrılmamasıdır.

Bu husus ayet-i kerimede şöyle ifade buyuru-lur:
"Onlar (Rahman'ın kullan) mallannı harcadık-lan zaman israf etmezler. Cimrilik de göstermezler. İkisi arasında orta yol tutarlar." (25/ Furkan, 67)
Hz.Peygamber (s.a.v.), abdest almakta olan Sa'd (r.a.) m yanından geçti ve :
"Ya Sa'd! Bu israf nedir?" buyurdu. Sa'd da:
"Abdestte israf olur mu?" diye sorunca,
Rasülüllah (s.a.v.):

"Evet, akan bir nehir üzerinde de olsan (normal miktann üzerinde) su harcaman halinde abdestte israf olur." (59) buyurdu.
Bunun sebebi, israfa alışmamamız, israfın kötülüğünü, tehlikelerini unutmamamızdır; eşyaya hor bakmamamız ve gereken önemi vermemizdir.

İsrafta hayır olmadığı gibi, hayırda da israf yoktur. İmam Mücahid'in dediği gibi: "İnsan, bütün malını hak yolunda infak etse ve harcasa saçıp savurmuş olmaz. Bir kişi de bir avuç haksız yere harcasa bu saçıp savurmadır. Saçıp savurma; Allah'a isyan, haksızlık ve fesad yolunda harcamadır." (60)

"Gücünün yettiği kadar, israfa kaçmadan sadaka ver. Cimrilik etme ki, Allah da senden ihsanını kesmesin." (61)
"Lüks yaşamaktan sakın. Çünkü Allah'ın gerçek kulları lüks yaşamazlar." (62) "Her canının çektiği şeyi yemen israftandır." (63) "Abdestte de israf olabilir. Her şeyde israf söz konusudur." (64)

Görüldüğü üzere israf, sadece belirli şeylerde değil, her hususta olabilir, yapılabilir. Öyleyse dikkatli olunmalıdır.
Çünkü Yüce Rabbimiz: "Yiyiniz, içiniz, israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez." (7 A'raf, 30) buyurur.
"Yeryüzünde bozgunculuk yapan ve ıslah etmeyen müsriflerin emrine itaat etmeyin." (26 Şuara, 151,152)
İsraf, helak ve yıkım sebebidir:
"Zalim olanlar ise yalnız kendilerine verilen dünyevi refahın ardına düştüler, günahkar insanlardı onlar." (11 Hud,)
"Biz bir ülkeyi yok etmek istediğimiz zaman (lüks içerisinde yüzen) şımarık zenginlerin yola gelmelerini emrederiz, ama onlar yoldan çıkarlar. Artık o ülke (şehir) yok olmayı hak eder. Biz de onu yerle bir ederiz." (17 İsra, 16)
Mal ve servet, cehalet ve sefahatle el ele verirse, kötülüğe alet edilirse neticede yıkım, hüsran ve isyanlar ortaya çıkar.
Kısacası: İsraf, İslam'ın uygun bulmadığı yerde mal harcamadır. İsraf edenler, şeytanların kardeşleridir. İsraf batırır, iktisad kalkındırır. "İktisad edeni Allah zengin eder, israf edeni Allah fakir talar." (65)
Malın gerçek sahibi Allah'tır, insan emanetçidir, öyleyse onu kendisinin ve insanlann yaranna harcaması gerekir. İsraf sefahate, sefahat de sefalete görür.


--------------------------------------------------------------------------------

58- İsfehani, Müfredat, 337
59- İbni Mace, Taharet, 48/425; Ahmed, a.g.e.. 2/22; Tebrizi, Mişkatül-Mesabıh, 1/133
60- İbni Kesir, Tefsir, 9/4725; Razi, a.g.e., 14/457
61-Buhari, Zekat, 22, Hibe, 15; Müslim, Zekat, 88,89; Ahmed, a.g.e. 6/139,160,345,346
62- Ahmed, a.g.e., 5/243,244
63-İbni Mace, Et'ime,51
64-Münavi, a.g.e., 4/453 (5942)
65- Münavi, a.g.e., 6/80 (8501).

Halil Atalay


Kategoriler

- Başarı - Eğitim - Kişisel Gelişim - Hedef - Ticaret - Muhammed Bozdağ - İletişim - Nasihatler - Kariyer - Dua - Para - istemek - çalışmak - İslam - Abdülhamid Han - iş hayatı - Haber - Ekonomi - Osmanlı Sultanları - Rizik - Karar - Meslek - Osmanlı - Zaman Yönetimi - şükür - Motivasyon - Liderlik - Hedef Belirlemek - II. Abdülhamid Han - alışveriş - Para Kazanmak - istek - Arastirma - Osmanlı Devleti - yaşam - çalışmanın hedefi - Kriz - Hikayeler - Sorumluluk - İşsizlik - özgüven - Dünya Hayatı - Zaman - Nimete şükretmek - İslami ölçüler - içtenlik - duanın kabulü - İmaj - Modelleme - Helal Kazanç

MollaCami.Com